SES KAYDINI MP3 OLARAK DİNLEMEK VEYA İNDİRMEK İÇİN LİNKE TIKLAYINIZ:
https://yadi.sk/d/pae3YBr3gh3eX
وَيَوْمَ يَحْشُرُهُمْ جَمِيعًا ثُمَّ يَقُولُ لِلْمَلَائِكَةِ أَهَؤُلَاء إِيَّاكُمْ كَانُوا يَعْبُدُونَ
Ve yevme yahşuruhum cemîan summe yekûlu lil melâiketi e hâulâi iyyâkum kânû ya’budûn(ya’budûne).
1. | ve yevme | : ve gün |
2. | yahşuru-hum | : onları toplayacak |
3. | cemîan | : hepsini, tümünü |
4. | summe | : sonra |
5. | yekûlu | : diyecek |
6. | li el melâiketi | : meleklere |
7. | e | : mı, mi |
8. | hâulâi | : işte bunlar |
9. | iyyâ-kum | : size |
10. | kânû | : oldular |
11. | ya’budûne | : tapıyorlar |
Ve o gün onların hepsini haşredecek (birarada toplayacak). Sonra meleklerine şöyle buyuracak: “Size tapmış olanlar bunlar mı?”
قَالُوا سُبْحَانَكَ أَنتَ وَلِيُّنَا مِن دُونِهِم بَلْ كَانُوا يَعْبُدُونَ الْجِنَّ أَكْثَرُهُم بِهِم مُّؤْمِنُونَ
Kâlû subhâneke ente veliyyunâ min dûnihim, bel kânû ya’budûnel cinn(cinne), ekseruhum bihim mû’minûn(mû’minûne).
1. | kâlû | : dediler |
2. | subhâne-ke | : sen münezzehsin, sen Sübhan’sın |
3. | ente | : sen |
4. | veliyyu-nâ | : bizim dostumuz, velîmiz |
5. | min dûni-him | : onlardan başka |
6. | bel | : hayır |
7. | kânû | : oldular |
8. | ya’budûne | : tapıyorlar |
9. | el cinne | : cin |
10. | ekseru-hum | : onların çoğu |
11. | bi-him | : onlara |
12. | mû’minûne | : îmân eden, mü’min olanlar |
(Melekler) dediler ki: “Sen Sübhan’sın (herşeyden münezzeh, çok yüce). Bizim velîmiz onlar değil, Sensin. Hayır, onlar cinlere tapıyorlardı. Onların çoğu, onlara (cinlerin söylediklerine) inananlardır.”