YASİN (20.sohbet)50-51.ayetler “tasvir-sur-El Musavvir”

SOHBETİ DİNLE:


(Dinlemek ve İndirmek için) ALTERNATİF LİNK:

https://yadi.sk/d/XOsyC4QH3BiZgK


İZAHAT:

Bu sohbette 51. ayette”Sur’a üfürülmüştür” kısmı işlenirken, yeri gelmişken “Sa-Ve-Ra” kökünden ortaya çıkan( Sur borusu- Musavvir esması- ve Hz. İbrahim’in başından geçen yeniden diriltilme kıssasındaki 4 kuş  alıştırma meselesi arasındaki) benzerlikler anlatılmaktadır


YASİN 50:

فَلَا يَسْتَطِيعُونَ تَوْصِيَةً وَلَا إِلَى أَهْلِهِمْ يَرْجِعُونَ

Fe lâ yestetîûne tavsiyeten ve lâ ilâ ehlihim yerciûn(yerciûne).

1. fe : artık
2. lâ yestetîûne : güçleri yetmez
3. tavsiyeten : tavsiye, vasiyet
4. ve lâ : ve yok, değil
5. ilâ : … e, … a
6. ehli-him : onların aileleri
7. yerciûne : dönerler

“Artık ne birbirlerine tavsiyede bulunabilirler, ne de ailelerine dönebilirler.”


YASİN 51:

وَنُفِخَ فِي الصُّورِ فَإِذَا هُم مِّنَ الْأَجْدَاثِ إِلَى رَبِّهِمْ يَنسِلُونَ

Ve nufiha fîs sûri fe izâ hum minel ecdâsi ilâ rabbihim yensilûn(yensilûne).

1. ve nufiha : ve üfürüldü
2. fî es sûri : sur’a
3. fe : o zaman
4. izâ : olduğu zaman
5. hum : onlar
6. min el ecdâsi : kabirlerden
7. ilâ rabbi-him : Rab’lerine
8. yensilûne : koşarlar

Ve sur’a üfürülmüştür. İşte o zaman onlar, mezarlarından Rab’lerine koşarlar.”


(SOHBETTE GEÇEN BAKARA 260.AYET:)

وَإِذْ قَالَ إِبْرَاهِيمُ رَبِّ أَرِنِي كَيْفَ تُحْيِي الْمَوْتَى قَالَ أَوَلَمْ تُؤْمِن قَالَ بَلَى وَلَكِن لِّيَطْمَئِنَّ قَلْبِي قَالَ فَخُذْ أَرْبَعَةً مِّنَ الطَّيْرِ فَصُرْهُنَّ إِلَيْكَ ثُمَّ اجْعَلْ عَلَى كُلِّ جَبَلٍ مِّنْهُنَّ جُزْءًا ثُمَّ ادْعُهُنَّ يَأْتِينَكَ سَعْيًا وَاعْلَمْ أَنَّ اللّهَ عَزِيزٌ حَكِيمٌ

Ve iz kâle ibrâhîmu rabbî erinî keyfe tuhyil mevtâ kâle e ve lem tu’min kâle belâ ve lâkin li yatmainne kalbî kâle fe huz erbeaten minet tayri fe surhunne ileyke summec’al alâ kulli cebelin minhunne cuz’en summed’uhunne ye’tîneke sa’yâ(sa’yen), va’lem ennallâhe azîzun hakîm(hakîmun).

1. ve iz kâle : ve demişti
2. ibrâhîmu : İbrâhîm
3. rabbî : Rabbim
4. eri-nî : bana göster
5. keyfe : nasıl
6. tuhyi : diriltiyorsun, hayy yapıyorsun,
7. el mevtâ : ölüler
8. kâle : dedi
9. e ve lem tu’min : ve inanmıyor musun
10 kâle : dedi
11 belâ : hayır, bilâkis, tam aksi (evet)
12 ve lâkin : ve lâkin, fakat
13 li yatmainne : tatmin olması için
14 kalbî : benim kalbim
15 kâle : dedi
16 fe : o zaman, öyleyse
17 huz : al, tut
18 erbeaten : dört
19 min et tayri : kuşlardan
2 fe : böylece, sonra
21 sur hunne ileyke alıştır onları kendine
22 summe : sonra
23 ic’al : kıl, yap, koy
24 alâ : üzerine, … e
25 kulli : hepsi, her
26 cebelin : dağ
27 min-hunne : onlardan
28 cuz’en : bir parça
29 summe : sonra
30 id’u-hunne : onları çağır
31 ye’tîne-ke : sana gelirler, gelecekler
32 sa’yen : koşarak
33 va’lem : ve bil
34 enne allâhe : Allah’ın ….. olduğunu
35 azîzun : azîz, üstün
36 hakîmun : hakim, hüküm sahibi

Hz. İbrâhîm: “Rabbim, ölüleri nasıl dirilteceğini bana göster.” demişti. (Allah) “İnanmıyor musun?” buyurdu. (Hz. İbrâhîm de): “Evet (inanıyorum). Fakat kalbimin tatmin olması için.” dedi. “Öyleyse kuşlardan dört tane tut, sonra onları kendine alıştır (parçalayıp) her dağın üzerine onlardan bir parça koy, sonra da onları çağır. Sana koşarak gelirler. Ve Allah’ın, Azîz (ve) Hakîm olduğunu bil!”

One comment on “YASİN (20.sohbet)50-51.ayetler “tasvir-sur-El Musavvir”

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.